20 Ağustos 2009 Perşembe

sonra...
"acaba rüzgarlar kokusunu buraya getirir mi?" diye hesaplarken, yan koltukta oturan adamı koklamaya korkuyorsun...
stoklanabilse keşke bazı şeyler
sıcaklık mesela..
yada onun kalp atışları
o atışlarda bulduğun huzur...
dokunuşları...
ve inanıyorsun dünyadaki ilk materyalistin Tanrı olduğuna
kızamıyorsunda..
bi an varolup bi an yok oluyor duygular ne de olsa

pencere

her arabanın farı bir değilmiş
anladım...
yoldan önce ruha vuranlar varmış
aydınlandım...

H..İ..Ç

bi raf yaptım senden kalanların hatırına
baş köşeye koydum huzursuzluğumu
mutsuzluğum hemen onun solunda
onların arkasında kaldı uykusuzluğum
umutsuzluğum bi santim fark attı yarınsızlığıma
yalnızlık yazdım rafın üstüne
adından cımbızla aldığım harflerle..
arda kaldı h..i..c..
(bi noktada ben koyayım bu sevdaya)